Atatürk’ün, kurtuluş savaşı yıllarında bir çok maneviyat önderinden destek aldığını söyleyen ilahiyatçı yazar Yüksel Durak, ülkenin içinde bulunduğu savaş koşullarına rağmen Halidi-Nakşi unsurlardan karşı duruş gördüğünü belirtti
Yalova’nın Çınarcık ilçesinde Yeni Mesaj gazetesi ve İcmal Gençlik Derneği tarafından düzenlenen “İslam Dünyasını Kuşatan Fitneler ve Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt” paneli düzenlendi. Panelde, ilahiyatçı yazar Yüksel Durak, eğitimci yazar Ahmet Akyüz ve araştırmacı yazar Ali Cengiz Taygan birer konuşma yaptı.
İlk konuşmacı ilahiyatçı yazar Yüksel Durak’tı. İslam dünyasında oluk oluk akan kanın sebebinin Ehl-i Beyt ruhundan ayrılmamızda aramamız gerektiğini söyleyen Durak, İngilizlerin İslam’ı bozmaya dönük faaliyetlerinin bin ikiyüzlü yıllarda Hindistan coğrafyasında başladığını belirtti.
Durak, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hayatlarını zayıfları sömürme üzerine bina etmiş Haçlı-İngiliz zihniyeti, Hıristiyan kimliği ile Müslüman’a ve İslam’a zarar verememiştir. Bunun üzerine Müslüman kılığına bürünmüş misyonerlerle İslam dünyasını hem kandırmış, hem de elindeki kaynakları almıştır.
Hindistan coğrafyasında Abdülhalık Gücdüvani ve Bahattin Nakşibendi ile sahte tarikatlar oluşturup, Müslümanları İngiliz-Haçlı menfaatine yönlendirmeyi başarmışlardır. İslam’da silsilesi Hz. Ali efendimize ulaşmayan bütün yollar batıldır. Çünkü Peygamber efendimiz Veda Haccı dönüşü Gadir-i Hum’da, Allah’ın emri ile sahabesine, Hz. Ali efendimizin velayet ve ümmetin imamı olduğunu 120 bin sahabesine ilan ederek, çadır kurdurup biatlerini almıştır. Bu konuda binlerce hadis sadece Sünni kaynaklarda bile bulmak mümkündür. Ama bu Nakşi İngiliz uydurması yol, İmam Ali efendimizi devre dışı bırakarak, uydurma silsileler ile mezardan irşat, üveysilikle irşad gibi, İslam akaidinde olmayan şeyleri tasavvuf geleneğine koymuşlardır.
Bektaşiler topluca katliama tutuldular
Bu yanlış burada kalmamış, Ahmet Faruk Sirhindi, namı diğer İmam Rabbani ile Ekber Şah’ın sarayında, bugünkü dinlerarası diyaloğun bir versiyonu olan ‘Din-i İlahi’ diye bir sapık din ihdas etmişlerdir. Hindistan coğrafyasında Rabbaninin talebeleri, İngilizleri İslam’ın en büyük savunucuları olarak ilan etmişlerdir. Daha sonra bu gelenek Halit Bağdadi ile Anadolu coğrafyasına ve Osmanlı sarayına yayılmış, Osmanlı’nın kurucu unsuru olan Yeniçeri ocağı ve Bektaşiler topluca katliama tabi tutulmuşlardır.
Atatürk Nakşi unsurlardan karşı duruş görmüştür
Türkiye Cumhuriyeti daha ilk kurulduğu yıllarda, Nakşi Halidi kışkırtmalarıyla, Şeyh Said ve Nasturi isyanlarıyla boğuşmak zorunda kalmıştır. Mustafa Kemal, kurtuluş savaşı yıllarında bir çok maneviyat önderinden destek alabilmesine karşılık, Halidi-Nakşi unsurlardan karşı duruş görmüştür. Atatürk’e dil uzatanlar, İngiliz çıkarlarına çalışanlardır. Bugün aslen Yahudi olan Barzani ailesinin, Halid-i Bağdadi’nin faaliyet alanında konuşlanmış olması tesadüfî değildir. Büyük İsrail devleti, vatanımız ve ülke topraklarımız üzerinde, Kürdistan adı altında hayata geçirilmektedir. Yegane derdi Ehl-i Beyt ve Şia düşmanlığı üzerine kurulu bu oluşum bugün iktidarın her tarafına yerleşmiş, her türlü para ve medya desteğini eline almıştır. Milletimizi bu zihniyete karşı uyandırmak boynumuzun borcudur.”
Diğer konuşmacı eğitimci yazar Ahmet Akyüz, Prof. Dr. Haydar Baş’a ait olan Milli Ekonomi Modeli’ni görsel bir sunumla takdim ederken, araştırmacı yazar Ali Cengiz Taygan da AKP’nin yaptığı yıkıcı faaliyetleri belgelerle dinleyicilere aktardılar.ky: yenimesaj.com.tr
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)